KIBRIS TÜRK SÜT ENDÜSTRİSİ KURUMU OLARAK ULUSLARARASI SÜTÇÜLÜK FEDERASYONUNUN DÜZENLEDİĞİ DÜNYA SÜT ZİRVESİNDE YERİMİZİ ALDIK

     Kıbrıs Türk Süt Endüstrisi Kurumu’nu temsilen 23/09/2019-26/09/2019 tarihleri arasında dünyanın dört bir yanından 2000’den fazla katılımcının yer aldığı, küresel süt sanayiinin her yıl düzenlenen toplantısı olan ve bu sene İstanbul, Bomonti, Şişli Hilton Otel’de gerçekleştirilen IDF WDS 2019 (International Dairy Federation - World Dairy Summit 2019)  yani Uluslararası Sütçülük Federasyonu’nun düzenlediği Dünya Süt Zirvesi 2019’da yerimizi aldık. Tarım ve Doğal kaynaklar bakanımız Sn. Dursun Oğuz’un da katıldığı ve Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanı Sn.Bekir Pakdemirli’nin açılış konuşmasıyla başlayan,56 üye ülkenin buluştuğu bu konferansta katılımcı profilinde süt işletme şirketlerinin CEO’ları, çalışanları, mandıracılar, süt sanayi tedarikçileri, akademisyenler ve birçok farklı ülkeden hükümet temsilcileri bulunmaktaydı. Dünyadaki en güçlü sektör federasyonlarından biri olan ve dünyadaki sütçülük sektörünün %80‘nini oluşturan IDF, çiftlikten sofraya süt ve süt ürünleri konusunda en kapsamlı bilgi ve uzmanlıkla donatılmış, küresel, bilimsel ve ticari olmayan bir organizasyondur. IDF’in vizyonu güvenli ve sürdürülebilir süt ve süt ürünleriyle dünyanın beslenmesine yön vermektir. Hızla artan dünya nüfusu, yeterli ve doğru beslenme ihtiyacını doğurmaktadır ve bizim de hem güvenlik hem de sürdürülebilirlik yani kolay erişilebilir, güvenilir ve sağlıklı bir sektör sağlamamız gerekmektedir. Küresel süt sektörünün en üst kuruluşu olarak IDF, bu amaca ulaşmak için doğru politikalar, standartlar, uygulamalar ve yönetmelikler sağlama konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Uluslararası Standartlar Örgütü (ISO) de dahil olmak üzere Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO),Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü (OIE) ve Kodeks Alimentarus gibi uluslararası kabul edilen kuruluşlar ile işbirliği içerisindedir. 

    Gerçekleştirilen konferansta üye kuruluşlar arasından temsilciler çeşitli sunumlar yaptı,bu sunumların genel olarak konuları;

  • Pazarlama
  • Beslenme
  • Sütçülük Politikası ve Ekonomisi
  • Sütçülük Bilimi ve Teknolojisi
  • Gıda Güvenliği
  • Çiftlik Yönetimi
  • Hayvan Sağlığı ve Refahı
  • Çevre

    IDF, “Milk for Life” yani “Yaşam için süt” sloganıyla, doğanın insanlığa sunduğu en önemli besin kaynaklarından birinin süt olduğunu, içeriğinde insan beslenmesi ve gelişiminde çok değerli ve doğru bileşenleri bir arada bulundurduğunu, ayrıca ekonomik değerinin de çok yüksek olduğundan bahsedildi. Dünya sütçülük sektörünün gelişim sürecinde, gençler ve özellikle kadınların iş gücünün bu sektöre olan katkılarından bahsedildi çünkü sütçülük sektörü süt tüketiminin önemli olduğu oranda üretiminin de çok önemli bir süreç olduğu unutulmamalıdır. Aynı zamanda devlet desteği ile küçük işletmeler, gerek eğitim, gerek makine cihaz vb. tedariki, gençlerin ve özellikle kadın iş gücünün bu sektörde arttırılması için teşvik edilmeleri gerekir.

    Bilimsel araştırmalar takip edilerek var olan ürünlerde iyileştirme uygulamaları başlatılmıştır. Örneğin şeker ve tuz ilavesinin insan sağlığına hiçbir faydası olmadığının anlaşılması sonucu ürünlerde şeker ve tuz oranları azaltılmaya başlanmıştır. İleriki nesiller için kaliteli ürünlerin tercih edilmesi sağlanarak sağlıklı beslenme ile toplumsal kalkınma hedeflenmektedir çünkü çocuk gelişiminde süt ve süt ürünlerini tüketmenin ne kadar önemli olduğu bilinen bir gerçektir. Bu sebeple okul sütü projesi dünyanın her yerinde başlatılmıştır, çocuklarımız bizim geleceğimizdir. Nesillerimizin sağlıklı bir şekilde yetişebilmeleri için sütün hayati yeri çok önemli ve büyüktür. Bu gerçekleri baz alarak birçok ülkede çocuklar için özellikle şeker ilavesiz meyveli sütler üretilmeye başlanmıştır.

    Şekerin insan sağlığı açısından zararları tüm dünya tarafından bilinmektedir, gelecek nesillerimizin şekerden uzak bir yaşam sürmesi için yeni geliştirilen şekeri azaltılmış hatta sıfıra indirilmiş gıda tüketimine daha çok önem vermeliyiz.

    Bir diğer hedefleri arasında da son yıllarda gittikçe popülaritesi artan vegan ve vejetaryen beslenmeyi tercih eden insanlar tarafından başlatılan “Süt Sağlıklı değildir, Süt içmeyin”  kampanyasının, her sektörden bilim insanlarının çalışmalarını birleştirilerek yani bilimsel verilere dayanarak çürütülmesidir. Örneğin; bu tür aktivistlere karşı tamamen teorik bir şekilde bilimsel olarak ortaya konmuş matrix kompleks geliştirilmiştir. Bu çalışmada sütün içindeki makro, mikro ve nano bileşenlerinin bir araya gelmeleriyle oluşan kompleks yapının, insan sağlığı üzerinde oluşan olumlu etkileri ile vegan beslenmelerde bu makro, mikro ve nano bileşenlerin tek tek alınmasıyla oluşan etkileri karşılaştırılmıştır. Bu çalışma sonucunda süt gibi bir besin maddesinin yerine başka hiçbir besin maddesinin konamayacağı sonucuna varılmıştır.

    İleriki nesiller için sürdürülebilir süt sektörü oluşturmak artık bir ihtiyaç haline geldiği aşikardır çünkü hızla çoğalan insan nüfusu süt ve süt ürünlerine olan ihtiyacın artmasına sebep olmuştur, bu durumda hayvan üretiminin artışından dolayı Karbon emisyonu, en basit anlamda karbonun atmosfere salınmasının artışı anlamına gelir. Sera gazı emisyonları genellikle karbondioksit eşdeğerleri olarak hesaplandığından dolayı, herhangi bir küresel ısınma veya sera gazı etkisi tartışmasında genellikle “karbon emisyonu veya karbon salınımı” şeklinde adlandırılır, bu sebeple süt sektörü iklim değişikliğinin %14,5’ini kapsamaktadır. IDF üye ülkeleri iklim değişikliğinin ileriki yıllarda insanlık için çok kötü sonuçlar doğurabileceğini ve yarını bugünden düşünmemizin elzem olduğunu, bu yüzden de hızlı bir şekilde çeşitli projelere başlatıldığı anlatıldı.

    Sürdürülebilir süt sektörünü oluşturmak demek, ileriki yıllarda muhtemel olması beklenen gıda kıtlığını azaltmak için en önemli çözüm yoludur. Birçok ülkenin şuan başlıca hedefi 2050li yıllara gelindiğinde karbon salınımını sıfıra indirgemek, enerji ve su  tüketimini önemli ölçüde azaltmaktır. Bu konuda başlatılan kalkınma hedefleri arasında birçok ülkede tek kullanımlık plastikler kullanımdan kaldırılmıştır, bir başka örnekte de Çin’de; Hayvan üretim çiftliklerinde güneş enerjisi ile enerji tüketimini, gübrelerden biyogaz üreterek kimyasal gübre üretimini, çevre kirliliğini ve Sprinkler Yağmurlama

    Sistemi ile su tüketimini önemli ölçüde azaltılmasına başlanmıştır. Ayrıca hayvan refahı da çok önemli bir konudur, bunada örnek olarak Norveç’te dünyanın en verimli keçileri bulunmaktadır bunun sebebi keçilerin günün birçok saatinde serbest gezebilmeleri ve doğal bir şekilde beslenebilmeleridir. Norveç devletinin bu konuda çok hassas olduğunu ve aksi durumlarda ağır cezai yaptırımların çiftçilere uygulandığı bilinir.

    Kongrede bahsedilen bir diğer önemli konulardan biride keçi sütünün insan sağlığı üzerindeki önemli etkileri oldu. Keçi sütü ile inek sütü arasındaki ayırt edici özellikler konusunda;

    Keçi sütünün besin değeri inek sütünün besin değerinden çok daha fazla olduğu ve ayrıca süt alerjisi olan insanlara daha çok keçi sütü tüketilmesini tavsiye edildiğinden bahsedildi, ancak süt ve süt ürünleri üretimi açısından inek sütünün keçi sütünden daha verimli olduğu anlatıldı.

    Son olarak sütçülük sektörünün önde gelen ülkelerinin destekleriyle, gelişmekte olan Asya ve Afrika ülkelerinin sütçülük sektörünün ilerletilmesine yardım etmeleri gerekmektedir. Bu şekilde bu ülkelerde ekonomik ve sağlık açısından daha iyi imkanlara ulaşabileceklerdir.

 

Simge Aygın - Hatice Alibaba (23 - 26 / 09 / 2019) (SÜTEK KALİTE KONTROL BÖLÜMÜ)